22 Ekim 2008 Çarşamba

YETTİM GARİ (YOKSA YETEMEDİM Mİ ?)

Efendimmmmm bir süredir buradayım, hafta sonu dahil olmak üzere hafta içi akşam 19:30 a kadar çalışıyorum, yoruluyormuyum evet ama çocuklar için herşeye değer, okulumuz bazı sebeplerden ötürü geç açıldı ve ben bu süreçte yeni gelen çalışma arkadaşlarıma yardımcı olmak üzere bir süre daha buradayım, daha sonra kendi işime dönücem.

Eve geç gidiyorum bu sebeple bilgisayarı bile açmak içimden gelmiyor, kaldı ki evide bilimum tozlar, saçlar, tüyler böle kıl kıpırlar götürüyorlar, şimdilik pek müdahale edecek dermanım yok anca yemek yapıp mutfağı toparlayabiliyorum, daha kışlık yazlık işini bile yapamadım en çokta bu canımı sıkıyor, her şey karıştı lakin kocam için evin pekde vahim hali yokmuşmuşşş hade ordan işlerine gelmiyor nasılsa yapan var bi şekilde, ne zaman akıllarına geldiki lavaboların ovulması tuvaletin dezenfekte edilmesi yatağın toplanması dimi dimi dimi, onlar anca yemek yeyip tv karşısına geçsinler, büyük konuşmıyım ama ilerde bi çocum olursa ve de erkek olursa e bende de sabır olursa bir evde ne yapılması gerekiyorsa öğretmeye gayret edicem karısı olacak hanımın kulağımı çınlatmaması için (çok mu hayalperestim neyim, ay ben neyim yaaaaa)

"Şu dünyadaki en mutlu kişi mutluluk verendir" gibi bir sürü şarkı dinliyorum okulda sabahtan akşama artık evde bile sanki bu şarkılar çalıyor habire ve ben tv yi kasıp acaba cidden çalıyormu diye kontrollerdeyim, beynimde hep aynı şarkılar allam ya aklıma sahip olmamı sağla nolursun ya.

Neyse çıkmalıyım şimdi, ama sindire sindire okumak ve yorum yapmak istediğim bi dünya blog var, burda internete de gire fırsatım pek yok, az daha müsade bana, görüşmek üzere mutlu huzurlu yarınlarda inşallah:)

 

designer : anniebluesky : www.bloggeruniversity.blogspot.com